Blog - Online Terapi Hizmeti
blog

DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE NEDİR ?

Dikkat seviyesinde azalma, organize olamama hiperaktivite, dürtüsellikle tanımlanan NÖROGELİŞİMSEL bir bozukluktur.

Dikkat Eksikliği; yaşı ve gelişimi düzeyi ile uyumsuzluk, görevde kalma becerisinde azalma, eşyalarını kaybetme gibi semptomlara yol açmaktadır.

Hiperaktivite; yaşı ve gelişim düzeyinde aşırı hareketlilik artışı, kıpır kıpır olma ve yerinde duramama ikinci kişilerin alanlarını ihlal etmesine neden olmaktadır.

Dürtüsellik; davranışlarını kontrol etmekte organize olmama sürekli birine vurma, zarar verme, sınır alamama optimalİn üstünde olan davranışları sergile...

Devamını Oku
blog

OKUL ÖNCESİ ÇOCUKLARDA ‘KREŞE/ANAOKULUNA’UYUM SÜRECİ

Okul Öncesi Çocukları olarak belirttiğimiz dönem 3-6 yaş arasını ifade etmektedir. Bu dönem, çocukların hızla geliştiği ve ileri ki yaşlarının temellerinin oluştuğu bir dönemdir.    Çocukların bu dönemi doğru ve sağlıklı bir şekilde geçirmeleri için ‘Sosyal,Duygusal,Bilişsel,Dil ve Motor Gelişimlerini’ destekleyici bir eğitime ihtiyaçları vardır.

Bu eğitime, yani kreş/anaokuluna başlama, çocuğun sosyalleşme sürecinde çok önemli bir adımdır. Bu konuda hedefe doğru şekilde ulaşabilmek için  bu adımı doğru  atmak ve bu durumu çocuğa doğru aktarmak çok önemlidir. Çünkü...

Devamını Oku
blog

İNSANLARIN SAKİNLEŞMELERİNE YARDIMCI OLMA

Bir kriz durumunda bazı insanlar çok kaygılı veya üzgün olabilirler. Karmaşık hisler içinde olabilirler ve sarsılma, titreme, nefes darlığı veya kalp çarpıntısı gibi bazı fiziksel tepkiler gösterebilirler. Yoğun stres yaşayan insanların zihin ve bedenlerini sakinleştirmek için bazı teknikler uygulanabilir. Ses tonunuzu sakin ve yumuşak tutmak, kültürel olarak uygunsa konuştuğunuz kişiyle göz kontağı kurmak, insanlara onlara yardımcı olmak için orada olduğunuzu hatırlatmak bu noktada size yardımcı olacaktır. Eğer kişi gerçeklik ve çevresiyle bağının koptuğunu hissederse, kişinin kendisiyle v...

Devamını Oku
blog

OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB)

İnsanların obsesyon adı verilen sürekli tekrar eden düşüncelere sahip olması ve bu düşüncenin kendisini rahatsız etmesinden ötürü, genellikle rahatlamak amacıyla ritüel veya kompulsiyon adı verilen sürekli tekrar eden davranışlarda bulunmasıyla karakterize bir durumdur.

Obsesif kompulsif bozukluğa (OKB) sahip hastalar, kontrol edemedikleri düşünceleri, korkuları veya imgeleri saplantı halinde yaşarlar. 

Obsesif kompulsif bozukluğun (OKB) nedeni tam olarak anlaşılmamasına rağmen, biyolojik ve çevresel faktörlerin etkili olduğu düşünülmektedir.

&nb...

Devamını Oku
blog

ÇOCUKLARDA AYRILIK ANKSİYETESİ BOZUKLUĞU VE OKUL REDDİ

Ayrılık kaygısı çocuğun gelişimsel olarak bağlandığı başlıca kişilerden ayrılma ile birlikte uygunsuz ve aşırı kaygı duymasıdır. Okul reddi, Ayrılık Kaygısı Bozukluğunun en sık gözlenen belirtisidir. Aralarındaki en önemli fark okul reddinin bir belirti, ayrılık anksiyetesinin ise belirtinin sebebi olmasıdır. Ayrıca ayrılık anksiyetesinde sadece okula gitmeyi reddetme değil başka ortamlarda da bağlanılan kişiden ayrılmakta çocuk güçlük çeker. Çocukların hayatında okul ve okula başlama özel ve önemli bir olaydı...

Devamını Oku
blog

ÇOCUKLARDA DUYGUSAL İSTİSMAR

Çocuklarda istismar çok sık görülen ve önem arz eden bir konudur. Peki istismar denilince akla ne gelmektedir? İstismar, çocuklara karşı uygunsuz ya da hasar verici şekilde nitelendirilen eylem ya da eylemsizlikler olarak tanımlanabilir. Bu ve bunun gibi tanımlara bakıldığında akla ilk gelen fiziksel istismar olmaktadır. Fakat istismarın birçok türü vardır. Fiziksel istismar, cinsel istismar, duygusal istismar… 

İstismar konusu düşünüldüğünde en çok dikkat edilmesi gereken konulardan biridir; duygusal istismar. Bakıldığında duygusal istismar, en çok karşılaşılan fakat fark edilme...

Devamını Oku
blog

DİSSOSİYATİF KİMLİK BOZUKLUĞU(DKB)

Dissosiyasyon kelime olarak dağılma, çözülme, ayrılma ve kopma anlamlarına gelmektedir. Dissosiyasyon tanımlanacak olursa, bir bütünlük içerisinde olan bilinç, hafıza, kimlik, duygu, algı, vücut temsili, motor kontrol ve davranışta ayrışma ve/veya süreksizlik olmasıdır (APA, 2013). Ayrıca dissosiyasyon bireyin düşünce, duygu veya davranışlarında fark edilebilir seviyede farklılıklara yol açtığı ve dissosiyatif yaşantıların, gündelik hayatta görülen basit düş kurma, dalgınlık ve unutma durumlarından başlamak üzere dissosiyatif kimlik bozukluğuna kadar uzanan bir spektrumda yer almaktadır (Al...

Devamını Oku
blog

BİLİNÇLİ BESLENME

Yemek yemek, genellikle hızlıca yapılan, bilinçsiz bir hareket haline geldi. Bu durum obeziteye davetiye çıkarabiliyor, çünkü beyninizin tok olduğunuzu anlaması için gerekli süre 20 dakika kadardır. Çok hızlı yemek yerseniz doygunluk sinyali siz çok fazla yiyene kadar gelmeyebilir. Aşırı yeme bozukluklarında bu durum çok yaygındır.

Yemeği yerken dikkat dağıtıcı şeyler, yemek yeme eyleminden televizyonlara, bilgisayarlara ve akıllı telefonlara doğru kaymıştır.

Bilinçli yemede dikkatinizi geri kazanıyorsunuz ve otomatik olarak değil, kasıtlı bir şekilde hareket ederek yavaşlıyorsu...

Devamını Oku
blog

AİLE VE ÇİFT TERAPİSİ

Aile ve çift terapisi; aileler ve çiftler arasındaki ilişkilerin çalışıldığı bir psikoterapi dalıdır. Kişiler arası ilişkiler bireylerin ruh sağlıklarını etkileyen faktörlerden bir tanesidir .Özellikle aile içinde kurulan yakın ilişkiler için bu etki çok daha önemli bir role sahiptir.  Bu tür yakın ilişkilerde ebeveyn, eş ve çocuklar kişilerin ruh sağlığının da etkilendiği zorlu zamanlar yaşayabilirler .Bu daldaki temel amaç, aile ve çiftler arasındaki değişim ve gelişime ihtiyaç duyan durumların profesyoneller tarafından ele alınarak çözüme kavuşturulması ve sağlıklı yönde düzenl...

Devamını Oku
blog

KAYGI BOZUKLUĞU NEDİR ?

Kaygı Bozukluğu (yaygın anksiyete bozukluğu) tüm dünyada en yaygın ruhsal bozukluklar arasındadır. Kaygı bozukluğunun ayırt edici özelliği aşırılık, kontrol dışı endişer, tekrarlayan ve beklenmedik panik ataklarla karakterizedir. Her iki durum da hastanın yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir ve günlük yaşamın önemli aktivitelerini bozabilir. 

Belirtiler

Birçok ruhsal hastalıklarda olduğu gibi, kaygı bozukluğu olan kişiler de semptomları farklı yaşarlar. Ancak çoğu insan için kaygı, günlük yaşamın işleyişini değiştirebilir. Kaygı bozukluğu yaşayan b...

Devamını Oku
blog

ZİHİNSEL GÜCÜ KORUYABİLMEK

Kendine acımayı bırakmalısın:

  • Olumsuzlukları ve yaşadığın kayıpları düşünerek kendine acımak yerine sahip oldukların için şükretmeyi tercih edebilirsin.
  • Düşün bakalım, hayatında hiç zorluk ve kayıp yaşamadan göçüp gitmiş biri var mıdır bu dünyada?
  • Gelen her olumsuzluk geldiği gibi gider, eğer izin verirsen tabii.

 

Olaylara farklı açılardan nasıl bakabileceğini ve değerlendirebileceğini düşünmelisin:

  • Bazen olayları çözümsüz kılan şey olayların kendisiyle değil, olaylara nasıl baktığımızla ilgilidi...

Devamını Oku
blog

DURUMU ÇIKMAZA SOKAN BAZI TARTIŞMA KALIPLARI

İletişimin ve ilişkinin olduğu her yerde tartışmaların olması olağandır. Fakat tartışırken kullanılan sözcükler durumu süregelen huzursuzluklara götürebilir. Bu kalıplaşmış sözcüklerle çözüme ulaşılmadığı gibi konunun üstü açık kalır, kapanmaz. Yeni konular da eklendikçe “birikmişlik” dediğimiz durum ve tahammülsüzlük ortaya çıkabilir. Sizden ricam aşağıdaki cümleleri sesli okuyun. Nasıl hissettiriyor? Peki karşı tarafa nasıl hissettirir sizce? İşte kullanılmaması gereken bazı tartışma kalıpları:

  1. Hep böyle yapıyorsun!
  2. Hep senin dediğin oluyor! 
  3. Ben demiştim!<...

Devamını Oku
blog

DÜŞÜNCELERİ OLUMLU YÖNDE EĞİTMEK

Sürekli arı düşünürsek, bir yerlerdeki arıların bize denk gelmesi belki de bizi ısırması kolaylaşır. Sürekli bizi üzen olayları düşünürsek, içinde bulunduğumuz her mutlu anda bile üzülecek bir şeyler bulmamız kolaylaşır. Sürekli güçlü görünmek zorunda olduğumuzu düşünürsek, dik durmamız gerektiğinde tutunacak bir şeyler bulmamız zorlaşır. Sürekli başarısız olduğumuzu/olacağımızı düşünürsek, hedeflerimize ve hayallerimize adım atabilme ihtimalimiz zorlaşır. Aslında “nasıl” düşündüğümüz hayatımızı belirler. 

...

Devamını Oku